29 Mayıs 2012 Salı

Modern zaman tüketimi.

İçi gidiyordu onları oyle gorunce.aslinda dişardan hiç öyle biriymiş gibi gorunmesede ikinci plana atilmayi hiç sevmezdi.aslinda sevip sevmedigi şeylerde pek kesin çizgilerle ayrilmiş degildi onun için.ama olsun işte caninı yakiyordu insanlarin 'yakin' olmasi.o da insanlarla yakin olmak icin daha iyi giyinmesi gerektigini daha guzel gülmesi gerektigini daha zeki olmasi gerektigini dusunuyordu çogu zaman.ama bazende diyorduki 'kendim' gibi olmaliyim.ama kimse ona onlarla yakin olmadanda 'var' olabilcegini soylememisti.belkide tek yanlis yaptigi şey buydu.tamamen tüketmek her şeyi en iyi olabilmek adina.en iyi de degildi.o zaman biyerlerde yanliş yapmiyor muydu? İçi gidiyordu daha guzel bi ayakkabı gorunce.soguyordu hemen kendi ayakkabilarindan.en kotusu bunun kendi saçi burnu ayaklari icinde olmasiydi.kafaya koymustu estetik yaptiricakti.parçaliyordu bunlar için kendini.ama ya maneviyat? Belkide varoldugunun bile farkinda olmadigi eksikligini doldurmanin yollarini başka şeylerde ariyordu.seviyordu kendini.ama kendinden daha iyisini görene kadar.aşikti ama ondan daha iyisini bulana kadar.bu hırsı onu içten içe kemiyordu farkinda degildi..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder